ACUN MEDYA'NIN SIRRI!
BİLAL ÖZCAN BUGÜN GAZETESİNDE DÜN YAYINLANAN KÖŞE YAZISINDA SURVIVOR YARIŞMASININ BAŞARISININ NEDENİNİ YAZMIŞTI. ÖZCAN BUGÜN DE ACUN'UN TÜM İŞLERİNDEKİ BAŞARININ SIRRINI KALEME ALDI.
Trabzon'dan Avni Yayla isimli okur dünkü yazıya yorum yapmış; diyor ki:
"Bilal Bey Survivor'u izleyen insanların oradaki yarışmacılara acıyarak vicdanlarını rahatlattıkları iddianıza katılıyorum. Bizim sokakta bir bakkal var. Adam sokaktaki kedilere su döküyor, hayvanları tekmeliyor. Ama gece yarısına kadar o yarışmayı seyrediyor. "Ha bu uşaklara birer kilo kavurma yollasam yedirirler mi" diye de ciddi ciddi soruyor."
Okurun mailini okuyunca çok güldüm.
Benim yazıda kastettiğim bu kadar uç bir tespit değildi amaAcun Ilıcalı yaptığı programlarda insanların gönül teline dokunmayı çok iyi biliyor.
Bu durum, onun küçük yaşlardan itibaren acılarla yoğrulup, yaşamı çok iyi tahlil etmesiyle ilgili diye düşünüyorum.
Acun, çok kazanan, çok iyi yaşayan bir televizyoncu olabilir.
Ancak onun, o dışarıdan son derece neşeli ve eğlenceli görünen hayatının temelinde duygusal bir yapı var.
Duygusal, inançlı ve pozitif bir yapı.
Programlarına tamamen kendi yaşam felsefesini, hayata bakışını yansıtması başarısının en önemli sebebi.
Ve Acun iz bırakmayı seviyor,
Hatta bu, onun için olmazsa olmaz!
Yaptığı her işte iz bırakmak istiyor.
Bu felsefesini de birlikte çalıştığı kişilere aşılıyor.
Dünkü yazımda Survivor'ın başarısının sırrını anlatmıştım.
İşte bu da Acun Medya'nın başarısının sırrı.
Acun, bu iş felsefesi ve prensipleriyle TV8 yolculuğunda da başarıya ulaşacaktır.
Olacakları sadece üç ay sonra hep birlikte göreceğiz.
"Bilal Bey Survivor'u izleyen insanların oradaki yarışmacılara acıyarak vicdanlarını rahatlattıkları iddianıza katılıyorum. Bizim sokakta bir bakkal var. Adam sokaktaki kedilere su döküyor, hayvanları tekmeliyor. Ama gece yarısına kadar o yarışmayı seyrediyor. "Ha bu uşaklara birer kilo kavurma yollasam yedirirler mi" diye de ciddi ciddi soruyor."
Okurun mailini okuyunca çok güldüm.
Benim yazıda kastettiğim bu kadar uç bir tespit değildi amaAcun Ilıcalı yaptığı programlarda insanların gönül teline dokunmayı çok iyi biliyor.
Bu durum, onun küçük yaşlardan itibaren acılarla yoğrulup, yaşamı çok iyi tahlil etmesiyle ilgili diye düşünüyorum.
Acun, çok kazanan, çok iyi yaşayan bir televizyoncu olabilir.
Ancak onun, o dışarıdan son derece neşeli ve eğlenceli görünen hayatının temelinde duygusal bir yapı var.
Duygusal, inançlı ve pozitif bir yapı.
Programlarına tamamen kendi yaşam felsefesini, hayata bakışını yansıtması başarısının en önemli sebebi.
Ve Acun iz bırakmayı seviyor,
Hatta bu, onun için olmazsa olmaz!
Yaptığı her işte iz bırakmak istiyor.
Bu felsefesini de birlikte çalıştığı kişilere aşılıyor.
Dünkü yazımda Survivor'ın başarısının sırrını anlatmıştım.
İşte bu da Acun Medya'nın başarısının sırrı.
Acun, bu iş felsefesi ve prensipleriyle TV8 yolculuğunda da başarıya ulaşacaktır.
Olacakları sadece üç ay sonra hep birlikte göreceğiz.
SEDA SAYAN'DAN BİR İLK!
Kanal D'de Seda Sayan'ın programına takıldı gözüm. Nasıl da ustalıkla kapıştırıyor, gelinleri, damatları, kaynanaları. Şöyle bir soru sordu:
"Erkek annesine, karısından habersiz para verebilir mi, veremez mi?"
Aman Allah, neler neler söylendi!
Bir ara kadınlardan biri kocasını çok sevdiğinden bahsetti.
İşte o anda Seda Sayan aniden, "Ben de Erkan'ımı çok seviyorum" dedi.
Sevgilisi Erkan devamlı rejide duruyor ya.
Oradan da onun sesi duyuldu yayında:
"Ben de seni çok seviyorum hayatım!"
