Erkekler nasıl bir kadınla evlenmek ister? İşte cevabı

Erkekler her ne kadar duygusal bir beklentileri yokmuş gibi gözükseler de en az kadınlar kadar onlarda duygusallığı ve evliliği önemserler.

Erkekler duygularını kadınlar gibi kolay gösteremeseler de, bir kadının sorumluluğunu alma bilincine sahiptirler. Kadınının yaşamını kolaylaştırmak için uğraşırlar.

Erkek evlenmeyi düşündüğü kadında, kendisine olan sevgi ve sadakatinden emin olmak ister. Ayrıca sevdiği kadın tarafından takdir edilmek, onaylanmak güvenilmek, sevilmek ve kendisini ihtiyaç duyduğunu hissetmek ister.

Son zamanlarda erkeklerden duyduğum en büyük şikayet “Amacı sadece evlenmek, benle evlenmek değil ki, ben sadece beni tercih ettiği için evlenmek istiyorum” Evet erkekler bir kadını sahiplenebilmesi için, beğenilmek ve kendisine hayran olunmasını istiyor. Sadece bir kadının evlenme zamanı geldiği için tercih edilmek istemiyorlar.

Erkeklerde karşısındaki kişiden istedikleri ilgi ve alakayı bulamadıklarında tıpkı kadınlar gibi, mutsuzluğa sürükleniyor. İlgi görmek ve göstermek hem kadın hem de erkek için vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Bu ihtiyacın karşılanmadığını gören ya da hisseden erkek veya kadın kendini dışlanmış mutsuz ve yalnız hisseder.

Bir Erkeğin Gözünde Olması Gereken Kadın Nasıldır?

Eş seçiminde erkeklerde kadınlar kadar hassastır. Onlarda hayatı birlikte sürdürecekleri bir eşin arayışı içindedirler. Güler yüzlü, bakımlı, sağlıklı bir cinsel ilişki yaşayacağı, anlayışlı bir kadını her zaman hayatlarında üstün tutarlar.

Kendisine ihtiyaç duyulmasından hoşlanan ve böylece eril olduğunu hisseden erkek, hayatında dişi bir kadın görmek ister. Şunu çok net söyleyebilirim; “Bir erkek için olması gereken kadın, dişilik özelliklerini kullanmayı bilen kadındır“. Kadının dişil enerjisini açığa çıkarabilmesi için, sadece yatakta değil günlük yaşamda, arkadaşları arasında, iş yerinde her zaman kadın olduğunu hissettirmesi gerekir.

Bir ilişkide sadece erkekler için değil; güler yüzlü olmak kadınlar için de bir ihtiyaçtır. Hiç kimse gülen bir yüze hasret olarak ömür geçirmek istemez.

Özellikle davranışların altında saklı olan bilinçli ya da bilinçsiz sürekli ortaya çıkan, anlayışsızlık ve bencillik duygusunun ilişkinin en büyük düşmanı olduğunu unutmamak gerekir.

İlişkilerde Kadınların En Büyük Hata

“Erkekler suya benzer, girdiği kabın şeklini alır.” Bir ilişkide kadın, erkeğin en önemli beklentisi olan ‘kadınının önceliği ve bir numarası’ olma ihtiyacını karşıladığında erkeği avucunun içine almış olur. Kadının en büyük hatası erkeğinin bu isteğini göz ardı etmesidir.

Eğer kadın, eril yanını erkeğine çok fazla gösteriyorsa; ilişkisinde güç ve iktidar savaşlarına giriyorsa,bu anlaşmazlıklara tuz biber olur.

Kadınların bir diğer hatası da, erkeklerin kendilerini her zaman okuyabileceklerini düşünmesidir. “Benim ne istediğimi anlamalı“, “Ben demeden istediklerimi yapmalı, yoksa ne anlamı var“, “Benim ne istediğimi bilirse, ben o zaman ancak sevildiğimi anlarım” Fakat kadının bilmesi gereken gerçek şudur ki; erkekler kadınların ne düşündüğünü okuyamaz, bir rehbere ihtiyacı vardır. Oda sizsiniz…

Eşinizin kendiliğinden sizi anlamasını beklemektense, isteklerinizi açık ve net söyleyerek ona rehberlik etmelisiniz.

Tabi bu arada erkeğinizi kesinlikle değiştirmeye çalışmamalısınız. Kadın erkeği değiştirmeye düzeltmeye çalıştığında erkek, kontrol edildiğini, yönlendirildiğini, reddedildiğini ve sevilmediğini düşünür. Kadın erkeği ne zaman değiştirmeye çalışsa erkek de değişmemek için direnç gösterecektir. Fakat erkek sevildiğini, beğenildiğini, takdir edildiğini hissettiğinde kadını mutlu etmek için kendiliğinden değişecektir. Sık sık dediğim gibi; “Siz kimseyi değiştiremezsiniz, ama değişimine sebep olabilirsiniz”

İlişkilerde Aranan Huzur Nasıl Bulunur?

Gerek erkek gerekse kadın istedikleri mutlu ve huzurlu bir birliktelik için, hayatlarını evlilikle birleştirirler. Bir arada huzurlu ve mutlu bir şekilde yaşayabilmek için, kadın ve erkek aralarındaki farkları bilmeli ve birbirlerine saygı göstermelidirler.

Örneğin; Bir erkek söyleyecek her hangi bir şeyi olmasa da yalnız dinleyerek bile karısına destek verebileceğini öğrenmeli, kadın da erkeklerin stresli anlarında içlerine kapanmaya ihtiyaçları olduğunun farkında olmalıdır.

Kadın ve erkek farklarını kabullendikçe aralarında çekim oluşur. Bir mıknatısın farklı kutupları gibi birbirlerine çekilirler.

Aşkın bu manyetik alanında arzu, heyecan ve çekiciliğin oluşması için yalnızca etkileşim yeterlidir. Yani kadın dişilliğini, erkek de erilliğini kabul ettiğinde aralarındaki cinsel ve duygusal çekim gerçekleşir.
Ancak genelde ilişkilerde çiftler özelliklede kadınlar genellikle kendilerine benzeyen yani dişil gibi düşünen erkek arayışındadırlar. Oysa bu arayış aradaki tutku ve aşkı canlı tutmanın en büyük düşmanıdır. Erkekler ve kadınlar birbirine çok fazla benzemeye başladığında çekiciliği de kaybederler. Çiftler farklı olduklarını kabul edip, bu farklılıkları bir sorun olarak görmeyi bırakmalıdırlar.