BANA ALDI, KARISINA TAKTI!
TRANS KRALİÇESİ ÇAĞLA AKALIN ÇARPICI YAZILARINI SÜRDÜRÜYOR. AKALIN, BU KEZ SOSYETENİN TANINMIŞ GENCİNİN YAPTIKLARINI YAZDI...
Sosyeteden çok tanınmış bir arkadaşımın doğum günü kutlaması vardı.
Süslendim, püslendim, hazırlandım gittim.
Bütün tanınmış simalar, iş adamları, gazeteciler kimi ararsan o gece Zekeriyaköy’deki o evdeler.
Ben sus, pus bir köşede oturuyorum; dudak ucu ile gülümseyerek selam veriyor bazı kadınlar.
Erkekler bakıyor ama eşleri de erkeklerin gözünün içine bakıp, kısaca, tehdit ediyorlar kocalarını.
…………
“Çok güzelim” iddiası değim bendeki; öyle bir ortamda, o camianın içinde “bunun ne işi var” diye baktıklarının farkında olsam da umursamıyorum hiç birini.
Zaten kasıntı kasıntı oturmaktan bana gına gelmiş, iki saat bile durmadan çıkıyorum partiden.
Ertesi günü bizimki arıyor beni; dedikoduları anlatıyor, gelen hediyeleri anlatıyor.
“Sana da bir şey söyleyeceğim, ama olur mu olmaz mı?” diyor,
Derken dayanamıyor ve söylüyor.
Babası, annesi tanınmış ve varlıklı bir aile olan ‘X’ beni beğenmiş ve bizimkine sormuş.
O da benim hakkımda bir şeyler söylemiş çok da uzatmamış.
…………..
Olayın üstünden bir ay filan geçmişti, Bebek’teki meşhur cafe’de kız arkadaşımla otururken bu girdi içeri!
Chek-in yaptığım için oradan görmüş ‘yakın’ diye hemen çıkıp gelmiş.
Nerden bileyim adamın kafayı bana takıp da takip ettiğini. Yanımıza yanaştı ve selam verip doğum gününden bahsetti; kendini tanıttı, müsade istedi oturdu yanımıza.
Anlatmaya başladı kendini…
“Kibar ve de saygılı biri” dedim, analiz ediyorum bir taraftan da.
Numaralar alındı; o hafta tekrar bir gece kulübünde buluşuldu. Sonra bir dağ evine gidildi.
.................
Başladı bu, yarım kalanları anlatmaya.
Meğer evliymiş ama boşanma arifesindeymiş.
Üstelik de testis kanseriymiş kendisi.
Sosyeteden bir kadınla evlendiğini, kadının çocuğu olduğunu, hem kadının hem de çocuğunun hizmetçilerine yaptıklarına kadar anlattı.
Ben gece boyunca dinledim, kafam şişse de tanımak için katlandım o kadar yaşanılan şeyler.
……………..
Sabah oldu beni evime bıraktı ve bana hem şoförünün hem de korumasının telini verdi.
“Bir şey olursa ikisinden birine mesaj at, ben sana dönücem beni sakın arama” dedi.
Bende ne şoförü aradım ne de korumayı…
“Arayan kendi arar” dedim.
...............
Bir hafta sonra bu yine beni aradı, bana geldi.
“En yakın zamanda boşanıyorum kurtuluyorum artık bitti vs vs” diye başladı anlatmaya.
Sonra, internette Bebek’teki meşhur mücevherat firmasının sitesine girdi ve bana yüzük modellerini gösterdi.
“Birini seç sana hediye alıcam” dedi.
Hemen arkasına Kıbrısta’ki bir oteli arayıp ‘Kral Dairesi’ için rezerve yaptırdı.
”Bu hafta sonu birlikteyiz” diyerek çıktı evden.
………………
Sonra ne mi oldu?
Boşanacağı eşini alıp Kıbrıs’a gidiyor ve o yüzük de o kadına veriliyor.
Tabii ben bunu her zaman olduğu gibi evimde otururken magazin programlarından izliyorum.
Ve artık magazin programlarını izlemiyorum.
Çünkü oraya çıkanların yarısından çoğunun ne olduğunu bildiğim için midemi daha fazla bulandırmamak adına ‘Belgesel’ izliyorum.
www.caglaakalin.com
@caglaakalin
